İnsan hacdan dönerken mutlaka sevdiklerine hediye getirmek istiyor. Oradan alışveriş yapmanın dinen bir sakıncası yoktur. Hem hacca gidip hem de ticaret yapılabilir, başka işler de görülebilir. Caiz olmakla beraber orada alışveriş yapmakla çok vakit kaybetmemek lazımdır. Bunun yerine bol bol tavaf yapılmalı ve namaz kılınmalıdır. Zira, bir hacıdan beklenen ilk ikram Zemzem ve hurmadır. Hediyelik diğer şeyleri herkes kendi ülkesinden de alabilir.
Bir kimse hac borcunu yerine getirdikten sonra, hiçbir günah onun haccına zarar vermez. Hac ayrı işlenen günah ayrıdır. Kişi haccın sevabını alır, işlediği günah da ayrı değerlendirilir. Haccın gitmesi, bozulması diye bir şey söz konusu olamaz.
İbadetler ayrı ayrı değerlendirilir. Bir ibadeti yapmayan sadece onunla sorumlu olur. Diğer ibadetleri yapabilir ve onların yükümlülüğünden kurtulur. İbadet öncesi veya sonrası işlenen günahlar da ibadete engel değildir. Tesettüre riayet etmeyen bir insan Hacca ve umreye gidebilir ve hac yükümlülüğünden kurtulur ve umresinin sevabını alır. Başı açık olmanın günahı da ayrı değerlendirilir. Kılınan namazların, yapılan ibadetlerin insanın diğer eksikliklerini de gidereceği ve başını da örtmesine vesile olacağı umulur. Günah işlemek ibadete mani değildir. Bilakis böyle aslı olmayan sözlerle insanları ibadetten uzaklaştırmak yanlış bir davranıştır.
Hacdan sonra yapılmaz denebilecek bir iş yoktur. Binaenaleyh bu tür sözlerin bir aslı yoktur.